22.7.10

Kürtçe dersi (2)


Kürtçe dersi / Kurdish lesson (2)

Kurdî/Kurdish/Kürtçe: Şehide Me Rûmeta Mene. Şehid namirin.
Türkçe: Şehitlerimiz onurumuzdur. Şehitler ölmez.
English: Our martyrs are our honor. Martyres don't die.

Boaz Arad'a saygıyla...
With my all respect to Boaz Arad...

Emine ile Baran sağolsun ve onların da varsa akıl danıştıkları...

20.7.10

Kürtçe dersi (1)



Kürtçe dersi / Kurdish lesson (1)

Kurdî/Kurdish/Kürtçe: Perwerdehiya bi zimanê zikmakî, mafe mine bingehîn ê mirovan e.
Türkçe: Anadilimde eğitim en temel insanlık hakkımdır.
English:
Education in mother tongue is my most basic human right.

Boaz Arad'a saygıyla...
With my all respect to Boaz Arad...

Emine ile Baran sağolsun ve onların da varsa akıl danıştıkları...

17.7.10

7. Karaburun Şenliği'nde "Sazak'ın Dikenleri" gösterimi ve sergisi


Foto: Leyla Ferngren

Geçen yıl, İzmir, Karaburun, Sazak köyünde yaptığım performansın video belgeseli "Sazak'ın Dikenleri", Uluslararası Ankara Film Festivali ve Londra Distance Festivali'nin ardından, kaynağına geri döndü ve bu yılki Karaburun Şenliği'nin programına alındı. Fotograf sergisi eşliğinde yapılacak gösterim, Şenlik boyunca, 5-8 Ağustos 2010 tarihleri arasında
Belediye Etkinlik Salonu'nda ziyaretçilere açık olacak.

Sazak'ın Dikenleri ayrıca, Ağustos ayı içinde Yunanistan'da Aleksandropolis (Dedeağaç), Samotraki'de (Semadirek) özel gösterimlerde ve Eylül ayında AthensArt
2010 Festivali'nde Atina'da sergilenecek.

“Türk-Yunan Dostluk Şenliği” ile “Karaburun Şenliği” etkinliklerinin birleştiren 7. Karaburun Şenliği'nin belirlenmiş programı şöyle:

5 Ağustos 2010 Perşembe


16.00 Sergilerin açılışı. (Belediye Etkinlik Salonu)
Sergiler:
Hakan Akçura, Sazak’ın Dikenleri (Fotoğraf sergisi ve video gösterimi)
Aydın Çetinbostanoğlu, “Türkiye’de Üç Önemli 1 Mayıs (Fotoğraf sergisi ve dia gösterisi)
18.00 Belgesel film gösterisi: “Dağlara Yürüyenler: Sarıkeçililer” / Yönetmen: Yüksel Aksu). (Belediye Etkinlik Salonu)

6 Ağustos 2010 Cuma

16.00 Karikatürlü Ev etkinliklerinin açılışı
17.00 Söyleşi: “Karikatür ve Mizah Dergileri Üzerine”. (Karikatürlü Ev)
21.00 Konser: Pijama / Türkçe Rock.
(Nergis Çay Bahçesi)

7 Ağustos 2010 Cumartesi

17.00 Panel: Zeytin ve Keçi. Kim dost kim düşman?
(Nergis Çay Bahçesi) Konuşmacılar: Nedim A. Atilla (Gazeteci yazar) / Dr. Seyfi Özışık (Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Müdürü)/ Dr. Mustafa Tan (Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı)/ Prof. Dr. Ercan Kızılay (E.Ü.Ziraat Fak. öğretim üyesi)/ Özer Türer (İzmir Damızlık Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği Baş.)
21.00 Konser: Café Aman / Rembetiko ve Türküler.
(Nergis Çay Bahçesi)

8 Ağustos 2010 Pazar

10.30 En İyi Üzüm Yarışması. (Nergis Çay Bahçesi)
21.00 Konser: Hüsnü Şenlendirici ve Arkadaşları. (Nergis Çay Bahçesi)

Karaburun Şenliği'nin tarihini merak edenler olursa bunu tabii ki kardeşim Gökhan Akçura'dan okuyacaklar:


KARABURUN ŞENLİKLERİ

Gökhan Akçura


Önce bu şenlik nereden ortaya çıktı. Kısaca değinelim. Akçura ailesinin Karaburun’da bir yazlık ev edinmesinin 35. yılı sanırım bu yıl... Yani epeyi uzun bir süredir yarı Karaburunlu sayılırız. Çocukluk demeyelim ama gençlik anılarımızda mümtaz bir yeri var bu güzel tatil beldesinin. Gençlik dönemimizin Karaburun tatillerinde, kasabanın gençleri ile arkadaşlık yapardık. Birlikte tiyatro oyunları oynamışlığımız, bol bol balığa çıkmışlığımız vardır. Bu gençlerden ikisi daha sonra Belediye Başkanı oldular. 1993 yılında seçilen Fehim Aytekin’i ne yazık ki bir trafik kazası sonucu çok genç yaşında kaybettik. İkinci arkadaşımız ise 2004 yılında göreve başlayan H. Serdar Yasa.

Serdar Yasa CHP’den Belediye Başkanı seçilince, önümüze koyduğu programın olumlu bir bakış içerdiğini gördük. O zaman görev başına, dedik içimizden. Serdar Yasa’ya bir “Kültür Şenliği” yapma arzumuzu ilettik. Kabul görünce de çalışmalara başladık, Birinci yıl, çok kısa bir hazırlanma süresi olduğu için, pek zengin bir program olamadı. Ama niyetlerimizi ve bakışımızı yine de yansıtıyordu.

Neydi Karaburun Şenlikleri’nin ilkeleri? Birincisi bir halk şenliği olması. Yani Karaburun’un köylerinden merkezine, tüm nüfusunu kapsaması. Yayla Köyü’ndeki bir çiftçi, Ambarseki’deki kooperatifçi, Kasaba merkezindeki bakkal ve Burgaz’daki bir yazlıkçı; yanyana şenliğin nimetlerinden yararlanmalıydı. Bu bir yanıyla şenliğe güç verirken, diğer yandan da bir zaaf taşıyordu. Güç veren yanı, elbette tüm halkın katılımının sağlanmasıydı. Zaaf taşıyan yanı ise, herkese birden seslenmenin zorluğuydu. Bu nedenle, şenliğe katılacak müzik topluluklarını seçmekte her zaman çok zorlandık.

Şenliğin ikinci ilkesi bu topraklarda Şeyh Bedrettin’in müridi Börklüce Mustafa’nın yaşamış olduğunu hafızasında taşımasıydı. Karaburun Şenliği, daha önceki yıllarda yapılmış olan Şeyh Bedrettin Şenlikleri’nin mirasını devraldı. Ama daha geniş bir katılım ve bakış getirebilmek için, adını “Karaburun Şenliği” olarak devam ettirmeyi seçti. Şenliklerde, Şeyh Bedrettin’in düşüncesinin ve yaptığı mücadelenin unutulmaması amacıyla, her yıl en azından bir etkinliği bu konuya ayırıyoruz. Giderek tüm konser ve panellerde Börklüce’nin ayak izlerinin takip edildiğine de inanıyoruz.

Üçüncü dikkat ettiğimiz özellik ise elbette Karaburun’un geleceğini düşünmemizdi. Karaburun’un geleceği doğru bir anlayışla biçimlenmiş turizmde, ekolojik tarımda ve çağdaş düşüncenin yaşama geçirilmesinde yatıyordu. Tüm bunlar aslında dünyanın da mümkün olan tek doğru geleceğiydi. Karaburun Şenliği bu hedef için de kendi yöresinde küçük katkılar sağlamayı amaçlıyordu. Şimdi ana başlıklarıyla bu beş yılın programlarına göz atalım.

1. Karaburun Şenliği (7-8 Ağustos 2004)

7 Ağustos Cumartesi

Saat 14.00’de Şenliğe katılan sanatçıların, gazetecilerin ve konukların yer aldığı bir tekne gezisinden sonra, saat 17.00’de açılış yapıldı. 17.30’daki panelin konusu “Ege Kültürü”ydü. Mehmet H. Doğan, Sula Bozis ve A. Nedim Atilla’nın katıldığı panelin yöneticisi Gökhan Akçura’ydı. Saat

20.00’de Muammer Ketencoğlu Zeybek Topluluğu “Egenin İki Yakası” başlığı altında zeybekler ve sirtolardan oluşan bir konser verdi.

8 Ağustos Pazar

Sabah 10.30 “En İyi Üzüm Yarışması” yapıldı. Jüride Musa Dağdeviren, A. Nedim Atilla, Sula Bozis, Sabiha Tansuğ da yer alıyorlardı. Birinciliği Kösedere köyünden Abdurrahman Sandıkçı’nın Sultan Parmağı üzümleri kazandı. Mehmet Yavaş’ın Enfes adlı üzümü de Jüri Özel Ödülünü aldı. Saat14.00’deki Çevre Gezisi’nden sonra 17.30 panele geçildi. “Şeyh Bedreddin’den Günümüze” başlıklı panelin konuşmacıları: Bilge Umar ve Erol Toy; yöneticisi ise Alpaslan Işıklı’ydı. Gece 20.00’deki konserde İzmir Radyosu sanatçılarının katılımıyla Halk Türküleri dinlendi.

2. Karaburun Şenliği (5-7 Ağustos 2005)

5 Ağustos Cuma

Şenliğin açılışı 16.00’da yapıldı, ardından sergiler gezildi. Kasaba meydanında Tan Oral’ın "Şeyh Bedrettin'in çocukları" başlıklı karikatür, Turhan Gazioğlu’nun ise "Bir Günün Öyküsü " adlı fotoğraf sergisi açılmıştı. Ayrıca Konuk Evi’nin ön cephesinde Tariş Zeytin tarafından, "Zeytine Yolculuk” adlı bir fotoğraf sergisi düzenlendi. Bodrum Ergin pansiyon duvarlarında ise Ceren Oykut’un "Utopia" başlıklı desenleri resmedilmişti.

Gece iki konser arka arkaya gerçekleşti. Önce saat 20.00’de Erkan Oğur - İsmail Hakkı Demircioğlu ikilisinden türküler dinlendi. Arkasından sahneye Baba Zula topluluğu çıktı.

6 Ağustos Cumartesi

Saat 17.30’da başlayan “Şeyh Bedrettin ve Sanata Yansıması başlıklı paneli Alpaslan Işıklı yönetti. Konuşmacılar ise Haydar Ergülen, Haluk Işık ve Bilge Umar’dı. Gece, saat 20.00’de İzmir’den gelen Kırıka topluluğu tarafından bir konser verildi. Kendilerini “Modern Akdeniz Topluluğu” olarak tanımlayan grup zeybekler, oyun havaları ve sirtolar sundu.

7 Ağustos Pazar

Artık geleneksel hale gelen En İyi Üzüm Yarışması 10.30’da yapıldı. Bozköy’den Hüseyin Yıldırım’ın Enfes’i bu kez birinciliği aldı. Yarışmanın ardından caz sanatçısı Oğuz Büyükberber ve yörenin davul-klarnet ikilisi (hadi jam session demeyelim) bir kapışma yaptılar.

Akşam 17.30’da A. Nedim Atilla’nın yönettiği panelde “Zeytinyağı Uygarlığı” tartışıldı: Tijen İnaltong, Ahmet Örs ve Prof.Dr. Güven Bakır konuşmacı olarak katıldılar.

Gece 20.00’de düzenlenen “Şarkı ve Türkü Gecesi”nde, önce Karaburun Türk Sanat Müziği Topluluğu sahne aldı. Ardından Fethiyeli türkücü Ahmet Günday ve arkadaşlarını dinledik.

3. Karaburun Şenliği (4-6 Ağustos 2006)

Üçüncü Karaburun Şenliği, bir ek etkinlikle başladı. Karaburun Gençlik Merkezi ile birlikte gerçekleştirilen Müzikli Söyleşiler'de şu konuşmalar yapıldı:

31 Temmuz Pzt. Gökhan Akçura: Romanlar ve müzik
1 Ağustos Salı. Murat Ertel: Film ve tiyatro için müzik yazmak.
2 Ağustos Çrş. Murat Meriç: Pop Dedik!: Türkiye’de pop müziğin tarihi
3 Ağustos Perş. Necip Sarıca: Yeşilçam şarkıları
4 Ağustos Cuma. Murat Beşer: Rock ve politika.

Etkinlikler Karaburun ilçe merkezindeki Gençlik Merkezi’nde DVD’den gösterilen filmlerin eşliğinde yapıldı. 31 Temmuz- 6 Ağustos tarihleri arasında aynı mekanda Ceren Oykut’un “Müzikli desenler” adlı sergisi Karaburunluların beğenisine sunuldu.

4 Ağustos Cuma

Şenliğin birinci günü 17.30’daki açılış töreninden sonra Karaburun Belediyesi’nin hazırladığı “Dünden Bugüne Karaburun” adlı belge/fotoğraf ve bölge sanatçılarının katıldığı “ Karma Resim” sergileri gezildi. 20.00’den itibaren başlayan konserlerin ilk topluluğu İzmir'den gelen, zeybek ve sirtoları modern bir yorumla sunan Salih Nazım Peker önderliğindeki Kordonboyu oldu. Ardından sahneye Rebetika müziğinin Türkiye'deki en güçlü temsilcilerinden Yannis- Görkem Saoulis topluluğu çıktı.

5 Ağustos Cumartesi

İkinci günün ilk etkinliği “Dünden Bugüne Karaburun” başlıklı paneldi. Alpaslan Bilen’in yönettiği panelde Mustafa Akan, Sabiha Tansuğ, H. Serdar Yasa ve Prof. Dr. Necmi Ülker söz aldılar.

Saat 21.00’de ise ise Selim Sesler Topluluğu sahneye çıktı. Türk Müziğinden örneklerle başlayan konsere konuk sanatçı olarak Murat Ertel de ( Baba Zula ) katıldı. Konserin ikinci bölümü ise adeta bir roman düğünü haline geldi, piste çıkıp oynamayan seyirci pek kalmadı!.

6 Ağustos Pazar

Şenliğin son günü sabahı En İyi Üzüm Yarışması yapıldı. Bu senenin birincisi Kösedere köyünden Abdurrahman Sandıkçı’nın “Sultaniye” salkımları oldu. Saat 17.00’de “( Şeyh Bedreddin'in İzinde) Global Dünya, Anti Global Hareket” başlıklı panel izlendi. Erol Toy, Tan Morgül ve Erdir Zat konuşmacı olarak katıldılar . Gece 21.00’den itibaren ise Karaburun tarihinin en büyük ve en görkemli konserine tanık olundu. Beş bin kişilik bir topluluk Moğollar’ı coşku ile izledi.

4. Karaburun Şenliği 10-12 Ağustos 2007

Ön etkinlik:

Bu yıl Karaburun Şenliği öncesinde bir ek etkinlik olarak “Belgesel Film Günleri” de yapıldı. 6 Ağustos tarihinden itibaren beş gün boyunca, son yıllarda çekilmiş başarılı yerli belgesellerden oluşturulan bir seçki, Karaburun Belediyesi Etkinlik Salonu’nda seyircilerin beğenisine sunuldu. Yönetmen ve yapımcıların da katıldığı bu gösterilerin ardından, filmler üzerine sohbetler gerçekleştirildi. Yöneticiliğini Çiğdem Öztürk'ün yaptığı “Belgesel Film Günleri”nde gösterilen olan filmler ise şunlar:

Oyun. Yönetmen: Pelin Esmer,
Barışı Taşıyan Vapur: Kurtuluş. Yönetmen: Erhan Cerrahoğlu.
Midilli’den Ayvalık’a Bir Mübadele Öyküsü. Yönetmen: Zeynep Kazancıgil - Fatih Türkmenoğlu.
Müzikte Bir Deney: Anadolu Rock. Yönetmen: Gökçe Kaan Demirkıran.
Simavnalı Bedreddin. Yönetmen: Nurdan Arca

10 Ağustos Cuma

Saat 18.00’de yapılacak açılışın ardından resim ve fotoğraf sergileri gezildi. Daha sonra ise Levent Gedizlioğlu’nun hazırladığı “Eski Sokak” başlıklı bir sözlü-müzikli fotoğraf gösterisi seyredildi.

Birinci gece saat 21.00’de Replikas topluluğu sahne aldı. Replikas bu gece için özel bir proje hazırladı: “Anadolu Rocka selam...”. Topluluk kendi parçaları yanısıra, Anadolu rock tarihinden de seçme şarkılar sundu. Bu konserde topluluğa konuk şarkıcı olarak Gülce Özen Gürkan eşlik etti.

11 Ağustos Cumartesi

Senliğin ikinci günü 17.00’ de yapılan belgesel film gösterisi ile başladı. Yönetmenliğini Nurdan Arca’nın yaptığı ve bir bölümü Karaburun’da çekilmiş olan filmin adı Simavnalı Bedreddin.

Film gösteriminin hemen ardından “Yeniden Bedrettin’i hatırlamak” konulu panele, yönetmenin yanısıra İbrahim Akyol, Esat Korkmaz ve Alpaslan Işıklı katıldılar. İkinci gecenin konseri Ruhi Ayangil Klasik Türk Müziği Topluluğu tarafından verildi. En sevilen Klasik Türk müziği şarkılarının çalınacağı konser “Bir Yaz Gecesi Rüyası” adını taşıyor. Koro yanısıra iki solisti var topluluğun: Özgül Özbilen ve Mete Edman.

12 Ağustos Pazar

Son gün etkinlikleri saat 10.30’da geleneksel En İyi Üzüm Yarışması ile başladı. Saat17.00’de gerçekleşen ikinci panelin konusu ise “Mübadele: İki yakada birden yaşamak”tı. A. Nedim Atilla, Engin Berber, Ahmet Yorulmaz, ve Tahsin İşbilir’in konuşmacı olarak katıldığı panelde; Yunanistan ve Karaburun’da yaşayan mübadiller ve onların torunları da konuk olarak yer aldı.

Son gecenin konseri ise yine saat 21.00’de yapıldı. Bülent Ortaçgil ve Grubu, “Bir Kent Ozanının Hatıra Defteri” adlı bir dinleti sundular. Tüm konserler bu yıl da kasaba meydanındaki yenilenmiş olan Nergis Çay Bahçesi’nde yapıldı. Paneller ve film gösterileri ise Belediye’nin Etkinlik Salonu’nda gerçekleştirildi.

5. Karaburun Şenliği 10-12 Ağustos 2008

7 Ağustos Perşembe

Şenlik bu yıl Türk-Yunan dostluğunu öne çıkaran etkinliklerle başladı. 7 Ağustos Perşembe günü saat 16.00’da gösterilen Tahsin İşbilen’in yönettiği “Asya Minör Yeniden” adlı belgesel, İkinci Dünya Savaşı yıllarında Yunanistan’dan kaçarak Ege kıyılarına sığınan insanları anlatıyordu.

Aynı günün akşamı ilk üç konserin mekanı olan Nergis Çay Bahçesi’nde saat 21.00’de Atina, Midilli, İstanbul ve İzmir’den müzik topluluklarının katıldığı bir “Türk-Yunan Dostluk Konseri” ile devam etti.

8 Ağustos Cuma

Şenliğin ikinci günü saat 18.00’de sergilerin açılışı ile başladı. Belediye Etkinlik Salonu’nda açılan sergiler arasında Aydın Çetinbostanoğlu’nun “Roman ve Düğün” başlıklı fotoğraf, Murat Güzeldere ve Mehmet Tuncer’in “Doğal Ağaç” adlı heykel sergileri dikkati çekiyordu. Bölge kadınlarının ortak çabalarıyla açılan “Sandıktan Günümüze” adlı sergi ise yöreninin folklor zenginliklerini gözler önüne serdi.

Gece saat 21.00’de Muammer Ketencoğlu Zeybek Topluluğu, son albümleri İzmir Hatırası’ndan şarkıların ağırlıkta olduğu bir konser verdi. Ketencoğlu ve topluluğu, bu konserde için özel olarak hazırladıkları Karaburun türkülerini de ilk kez seslendirdiler.

9 Ağustos Cumartesi

Üçüncü gün saat 16.00’da Nergis Çay Bahçesi’nde şenliğin ilk paneli yapıldı. Sonbaharda Karaburun’da açılacak olan “Karikatür Müzesi” öncesi Kamil Masaracı, Cihan Demirci ve Eray Özbek “Karikatür ve Toplum” üzerine düşüncelerini dinleyicilerle paylaştılar. Panelin yöneicisi ise İzmirli gazeteci Serdar Kızık’tı.

Aynı gece saat 21.00’de Baba Zula konseri, “Köklerimize Dönelim” başlığı altında Karaburun’u bayram yerine dönüştürdü. Konserde topluluk, araştırmacı Sabaha Tansuğ ile ortak bir performans da gerçekleştirdi.

10 Ağustos Pazar

Şenliğin son günü geleneksel “En iyi üzüm yarışması” sabah 11.00’de başladı. Bölgenin üzüm yetiştiricileri marifetlerini seçkin jürinin değerlendirmesine sundular. Mehmet Ufak rasaki üzümleriyle birinciliği kazanadı. Şenliğin ikinci ve son paneli ise “Müzik ve Toplum” başlığını taşıyordu. Panelde Moğollar’dan Taner Öngür, Roll Dergisi yayın yönetmeni Derya Bengi ve müzik yazarı Murat Meriç altmışlı yıllardan günümüze müziğimizin gelişimini aktardılar.

Şenliğin son konseri aynı gece saat 21.30’da Cumhuriyet Meydanı’nda Moğollar tarafından verildi. Kırkıncı yıllarını, Emrah Karaca’yı da kadrolarına alarak kutlayan topluluk, bu sevinçlerini Karaburun halkıyla paylaştılar. Coşkulu gece “Bir Şey Yapmalı!” şarkısının üstüste çalınmasıyla noktalandı.

6. Karaburun Şenliği 8, 15-16 Ağustos 2009

Bu yıl “Türk Yunan Dostluk Şenliği” ile “Karaburun Şenliği” etkinliklerinin birleştirilmesi gündeme geldi. Ama tarihler daha önce ilan edildiği için iki şenlik bir hafta arayla yapılmak zorunda kaldı. İlk şenlik 8 Ağustos Cumartasi günü 21.00’de yapılan “Türk-Yunan Dostluk Buluşması” konseriyle başladı. Aynı gün açılan sanat sergileri bir hafta süresince açık kaldı.

15 Ağustos Cumartesi

“Karaburun Şenliği” saat 14.00’da Akuvatur tarafından Bodrum plajında denize 5000 yavru balık bırakılmasıyla başladı. Saat 16.30’da Karikatür Evi’nde sergi açılışı yapıldı. Saat 17.00’da Nergis Çay Bahçesinde verilen kokteylin ardından Nedim Atilla’nın yönettiği; Nilhan Aras, Dr. Eren Akçiçek ve Süleyman Yalçınkaya’nın konuşmacı olarak katıldığı “Balık ve İnsan” konulu panel gerçekleştirildi.

Saat 21.00’da başlayan “Şişedeki Sinek” rock grubunun verdiği konser ile birinci gün etkinlikleri sona erdi.

16 Ağustos 2009 Pazar

Günün ilk etkinliği altı yıldan bu yana artık klasikleşen “ En İyi Üzüm Yetiştiricisi” yarışmasıydı. Geçtiğimiz yıllardan farklı olarak bu yıl yarışmaya katılanların bağlarının fotoğrafları çekilerek bağ üzümü ve asma üzümü ayrı olarak yarıştırıldı. 14 üreticinin katıldığı yarışmanın birinsi Kösedere Köyünden Necati Gülhan oldu. İzmir Vali Yardımcısı Sayın Nevzat Ergün’ün de bulunduğu yarışma jürisinde, gazeteci yazar Nedim Atilla, araştırmacı Sabiha Tansuğ, Karaburun İl Genel Meclis Üyesi Mustafa Ünsal, Karaburun’un en eski üzüm yetiştiricilerinden Mehmet Yavaş, araştırmacı yazar Nilhan Aras, İlçe Tarım Müdürlüğünden Mansur Komşu ve Mimar Nüvit Uyar vardı.

Şenliğin son akşamında Soner Olgun verdiği konserle yaşlısı genci her kesime hitap eden şarkı ve türküleriyle Karaburun halkının büyük beğenisini kazandı. Sanatçı, söylediği her şarkıda halkın kendisine eşlik etmesine hem şaşırdığını hem de büyük keyif aldığını söyledi.

Altı şenlikten kısa notlar

Halil İbrahim Sofrası

Dört yıl boyunca Karaburun Şenlikleri’nde Diltur bahçesinde, bölge yemeklerinin sunulduğu bir Halil İbrahim Sofrası kuruldu. Cavidan Senuyar’ın önderliğindeki hamarat-güleryüzlü-çalışkan ekipler burada konuklara ve sanatçılara kahvaltı ve yemek hazırladı. Bu mekanda sunulan bölge yemeklerinden birinin tarifini (Pelin Özer’in yazısından aktararak) aşağıya alıyorum:

Negerek böreği: 1 kg. kabak, bir baş soğan, 1 baş sarımsak, ½ su bardağı pirinç, 750 ml. Süt, 3 yumurta, 1 çay kaşığı karabiber, 1 tatlı kaşığı kuru nane, 2 adet domates, 4-5 adet sivribiber, 1 çay bardağı zeytinyağı veya sıvıyağlardan biri. Kabak ile soğan rendelenecek, tüm malzemeler karıştırılacak, en son pirinç ve süt ilave edilerek tekrar karıştırılacak. Domates dilimleri, biber ve sarımsaklarla üzeri süslenecek. Bir yemek kaşığı un serpilerek 200 derece ateşte fırında pişirilecek. Sonra da “Aaa, ne gerek vardı, zahmet etmişsiniz,” denerek bütün tepsi afiyetle tüketilecek.

Torlak: Bir Karaburun Fanzini!

Karaburun halk şenliği elebette. Ama işin daha da enteresanı 3. Şenlik’te, şenlik davetlileri ve konukları bile Karaburun'un büyülü etkisine kapılarak üç günde Torlak adlı bir Karaburun fanzini çıkardılar: Böylece sponsorluğunu belediyenin yaptığı Karaburun'un ilk ve belki de tek fanzininde Karaburun'a özel izlenimler, anılar, yemek tarifleri, yöre giysileri, çizimler bir araya geldi.

Tanıtım sponsorlarımız


Birinci yılın telaşı bitince, ikinci yıldan itibaren afiş ve broşürlerimizi tanınmış grafikerlerin ellerine bıraktık. Basılı malzemelerimizin yaratıcılığını sırasıyla Emre Senan, Kemal Gökhan Gürses, Rauf Beyru, Işıl Döneray ve Esen Karol üstlendiler. Baskı konusunda ise Ofset Yapım hep yanımızda oldu. Tasarım ve baskı sponsorlugunun bu tartışılmaz kalitesi, şenliklerimizin daha da etkin olarak tanınmasını sağladı.

Karaburunlular ve şenlik

Karaburun Şenlikleri’nde organizasyonunun yükünü ağırlıkla Karaburun Belediyesi yüklendi. Belediye Başkanı H. Serdar Yasa’nın yönetiminde Belediye çalışanları çeşitli düzeylerde görevler üstlendiler. Son üç yılın genel sekreterliğini Mustafa Kunt yaptı.

Şenliklerin gerçekleşmesinde Karaburun sivil toplum örgütleri de yardımcı oldular. Karaburun Yerel Gündem 21 Çalışma Grubu, Karaburun Yarımadası Gençlik, Eğitim ve Kültür Merkezi, Atatürkçü Düşünce Derneği Karaburun Şubesi bunların başında geliyordu. Karaburun’daki konaklama tesisleri, esnaf kuruluşları ve ulaşım şirketleri de gereken katkıları sağlamakta geri kalmadılar.

Karaburun Hatırası

2008 yılı Temmuz ortası Karaburun’a gelince, bizim kasabanın tek fotoğrafçısının önünden geçerken birden irkiliverdim. Vitrinde kocaman bir fotoğraf vardı, bir yanda Bülent Ortaçgil, diğer yanda bendeniz... Tamam bir önceki yıl Foto Mustafa bizi çağırıp çekmişti bu fotoğrafı ama, telaş melaş bir kopya bile edinemeden, hatta görmeden İstanbul’a gitmiş, haliylen unutmuştum... O yıl, “Senin için bir kaç kopya yapmıştım ama, görüp isteyenler oldu satıverdim,” demez mi? Sakın paragöz sanmayın fotoğrafçımızı, askere ve öğrenciye sevabına çekiverir, beş kuruş bile almaz... Biraz ehli keyiftir kabul... Öyle her zaman dükkanda bulunmaz, sabırla bekleyeceksin eşref saatinin gelmesini. Ama Karaburun Hatırası çektirmek de öyle kolay ele geçecek bir şey mi!


11.7.10